Paris... Işıklar Şehri, aşkın başkenti, sanatın kalbi... Her köşesinde tarih, zarafet ve büyü saklı olan bu şehirde yapılacak o kadar çok şey var ki, plan yapmadan gitmek biraz riskli olabilir. 😄 Herkes Eyfel Kulesi’ni görmek ister, ama Paris’in gizli köşelerinde keşfedilecek daha neler neler var! Paris’e adım attığın andan itibaren şehri dolu dolu yaşaman için yapılacak 21 harika şeyi listeledim.
Hazırsan, Paris'in tadını çıkarmanın yollarına beraber bakalım!
Eyfel Kulesi'ne Tırmanın
1889 Dünya Fuarı için inşa edilen, yaklaşık 300 metre yüksekliğindeki Eyfel Kulesi, ilk başlarda Parisliler tarafından pek de hoş karşılanmamıştı. Hatta ona "metal kuşkonmaz" lakabını takmışlardı ve bir gün parçalanacağını umuyorlardı. Ama gel zaman git zaman, Eyfel Kulesi Paris'in en ikonik sembollerinden biri oldu. Şimdi her Parisli onu sevdiğini söylemekte.
Eğer zirveye çıkmayı planlıyorsanız, kalabalıklardan kaçınmak için erkenden gitmeniz en iyisi. Biletler 16-26 EUR arasında değişiyor, ancak size tavsiyem, doğrudan asansörle zirveye çıkabileceğiniz bileti almanız. Yoğun günlerde sıra bir saatten fazla sürebiliyor, bu yüzden fazladan para harcamaya kesinlikle değer. Eyfel Kulesi ve nehir gezisini birlikte sunan bilet seçenekleri de var, bu da hem zaman kazandırıyor hem de bütçenizi koruyor.
Özellikle biletlerinizi önceden almakta fayda var, çünkü kalabalıklar ve bilet sıraları gerçekten uzun olabiliyor.
Versay Sarayı’nı Keşfedin
3.yüzyıldan kalma bu görkemli sarayı keşfetmek neredeyse bir gününüzü alacak. Sarayın geniş bahçelerini ve Marie Antoinette’in evini mutlaka görmelisiniz. Saray, başlangıçta bir av köşkü olarak kullanılırken, Kral Louis XIV soyluları Paris'ten uzaklaştırmak amacıyla bu devasa yapıyı inşa ettirmiş. Sarayda adeta devletin krallığa ait olduğunu hatırlatan pek çok sembol ve heykel bulabilirsiniz.
Özellikle hafta içi ziyaret etmeye çalışın, çünkü saray hafta sonları oldukça kalabalık olabiliyor. Yazın bahçeleri görmek isterseniz, hafta sonu gitmek iyi bir fikir çünkü müzikle senkronize edilmiş çeşme gösterileri düzenleniyor. Saraya giriş 18 EUR, komplekse (bahçeler dahil) giriş ise 27 EUR. Kalabalıklardan kaçınmak isterseniz hızlı giriş biletleri 55 EUR civarında. Günde 10.000’den fazla kişinin ziyaret ettiğini düşünürsek, sıraya girmeden içeri girmek size oldukça zaman kazandıracaktır.
Louvre Müzesi'ni Keşfedin
Louvre, sadece Paris'in değil, dünyanın da en büyük müzesi. İçinde milyonlarca eser bulunuyor ve Mona Lisa ile Venüs de Milo gibi ünlü eserler burada sergileniyor. Müzenin tamamını görmek için birkaç gün gerekebilir, ancak öne çıkan yerleri bir öğleden sonra bile keşfedebilirsiniz.
Müze girişi 17 EUR, hızlı giriş biletleri ise ekstra 17 EUR. Özellikle kapasite sınırlamaları nedeniyle biletlerinizi önceden almanız çok önemli. Biletler hızla tükeniyor, bu yüzden planınızı erkenden yapmakta fayda var. Müze, Çarşamba günleri saat 11’e kadar açık ve akşam saatlerinde neredeyse hiç ziyaretçi olmuyor, bu da harika bir deneyim yaşamanızı sağlayabilir.
Latin Mahallesi'nde Kaybolun
Notre Dame yakınlarındaki Latin Mahallesi, Paris’in tarih kokan sokaklarından biri. Daracık, dolambaçlı sokakları, küçük kafelerle çevrili meydanlarıyla adeta sizi tarihte bir yolculuğa çıkarıyor. Bu mahallede dolaşmayı çok seviyorum; her adımda birkaç yüzyıl geriye gidiyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz.
Ayrıca bölgede birçok bar, restoran ve caz kulübü de bulunuyor. Daha detaylı bir tur istiyorsanız, yerel bir rehber eşliğinde Latin Mahallesi'nde yapılacak bir yürüyüş turuna katılabilirsiniz. Ayrıca Sainte-Chapelle gibi görülmesi gereken yerlere hızlı giriş sağlayan turlar da var.
Sainte-Chapelle’i Ziyaret Edin
Paris’teki en sevdiğim kilise kesinlikle Sainte-Chapelle! 1238 yılında inşa edilen bu küçük gotik şapel, Saint Louis tarafından Haçlı Seferleri sırasında topladığı kutsal emanetleri barındırmak ve kraliyet şapeli olarak hizmet vermek amacıyla yapılmış. Orijinal vitrayların birçoğu hala yerinde ve zarif dekorasyonu gerçekten büyüleyici. Notre Dame Katedrali'nden daha az biliniyor olsa da, bana kalırsa çok daha güzel.
Giriş ücreti 11,50 EUR ve yoğun günlerde biletlerin tükenme olasılığı yüksek, bu yüzden biletinizi önceden almanızı tavsiye ederim. Bilet sahipleri ayrıca sıraya girmeden içeriye girebiliyor.
Champs-Élysées’de Yürüyüşe Çıkın
Dünyanın en ünlü caddelerinden biri olan Champs-Élysées, Arc de Triomphe’den Louvre’a kadar uzanıyor. Pahalı mağazalar ve şık restoranlarla dolu bu cadde, alışveriş yapmak ve Paris’in lüks atmosferini hissetmek için harika bir yer. Geceleri kulüplerinde vakit geçirmek veya gündüzleri alışveriş yaparak dolaşmak isteyebilirsiniz.
Erken saatlerde burayı ziyaret ederseniz, tamamen sakin ve fotoğraf çekmek için mükemmel bir atmosfer yakalayabilirsiniz.
Panthéon’u Ziyaret Edin
Latin Mahallesi’nde bulunan bu etkileyici Neoklasik yapı, Fransa’nın ünlü isimlerine adanmış bir anıt mezardır. Victor Hugo, Marie Curie, Voltaire gibi isimlerin ebedi istirahatgahı olan Panthéon, tarih meraklıları için önemli bir ziyaret noktası.
Giriş ücreti 11,50 EUR’dur ve kuyruklardan kaçınmak için önceden bilet almanızı tavsiye ederim.
Lüksemburg Bahçesi'nde Rahatlayın
Paris’in en büyük parklarından biri olan Jardin du Luxembourg, 56 dönümlük yeşil bir alan sunuyor.
Bahçede dolaşırken heykeller, çeşmeler ve anıtlar arasında keyifli bir yürüyüş yapabilir, güzel bir günde parkta piknik yaparak yerel halkla birlikte zaman geçirebilirsiniz. Sabahları koşucularla dolu olan park, öğle saatlerinde dinlenmek ve huzur bulmak için ideal.
Montmartre Manzarasına Hayran Kalın
Paris'in tepelerinde yer alan Montmartre, muhteşem manzaraları ve tarihi atmosferiyle büyüleyici bir mahalledir.
Sacré-Cœur Bazilikası’nın önündeki basamaklarda oturup Paris’in geniş manzarasına hayran kalabilir, eski sanatçılar mahallesini keşfe çıkabilirsiniz. Montmartre, Arnavut kaldırımlı sokakları, sevimli kafeleri ve şehrin tek şaraphanesiyle de ünlüdür.
Notre-Dame Katedrali’ni Ziyaret Edin
Paris’in Gotik şaheseri olan Notre-Dame Katedrali, 1163-1334 yılları arasında inşa edilmiştir. Katedralin kuzey kulesinden muhteşem Paris manzarası eşliğinde ünlü gargoyle heykellerini yakından görebilirsiniz.
Maalesef 2019’daki yangın nedeniyle şu anda kapalı olsa da, dış cephesinin güzelliğini görmek için bir tur yapabilirsiniz.
Arc de Triomphe’nin Altında Durun
Fransız Devrimi ve Napolyon Savaşları'nda hayatını kaybedenlere adanmış olan Arc de Triomphe, Paris’in simge yapılarından biridir.
284 basamağı tırmanarak şehrin en iyi panoramik manzaralarından birine ulaşabilirsiniz. Giriş ücreti 13 EUR’dur ve fotoğraf çekmek için harika bir nokta!
Bastille Günü’nü Kutlayın
Her yıl 14 Temmuz’da Bastille Günü, Paris'te büyük etkinliklerle kutlanır. Fransız Devrimi’nin en büyük simgelerinden biri olan Bastille’in fırtınalanması, bugünlerde muhteşem havai fişek gösterileri ve geçit törenleriyle anılır.
En iyi manzaralar için Champ de Mars veya Jardins du Trocadéro’da yerinizi alabilirsiniz.
Açık Hava Sinemasında Film İzleyin
Temmuz ve Ağustos aylarında Parc de la Villette’de düzenlenen açık hava sineması etkinliği, Paris'te yazın en eğlenceli aktivitelerinden biri.
Yanınıza yiyecek ve içeceklerinizi alarak yerlilerle birlikte şişme ekranın karşısında film izleyebilirsiniz. Katılım tamamen ücretsiz!
Victor Hugo'nun Evini Ziyaret Edin
Paris’te ünlü yazar Victor Hugo’nun yaşadığı ev bugün bir müze olarak ziyaretçilere açık. Yazarın hayatını ve eserlerini keşfedebileceğiniz bu müze oldukça küçük, ancak Hugo severler için oldukça etkileyici. Giriş ücretsizdir.
Paris Yeraltı Mezarlarını Keşfedin
Paris’in altındaki labirent tüneller, tarihin karanlık bir yüzünü ortaya çıkarıyor. 6 milyondan fazla insanın kalıntılarının bulunduğu Paris Yeraltı Mezarları, adeta şehirdeki en ilginç ve sıra dışı ziyaret noktalarından biri.
Hızlı giriş biletleri 14 EUR’dan başlıyor, ancak önceden almakta fayda var, çünkü genellikle tükeniyor.
Paris’in Caz Müziği Kültürünü Yaşayın
Paris, caz müziğiyle de ünlüdür. Hem modern hem de klasik caz kulüplerinde, şehrin en iyi müzisyenlerinin performanslarını izleyebilirsiniz.
Le Duc des Lombards gibi ünlü caz kulüpleri ya da Harry’s Bar gibi nostaljik mekanlar bu kültürü yaşamanız için harika seçeneklerdir.
Paris'te Yürüyüş Turlarına Katılın
Şehri adım adım keşfetmek için birçok yürüyüş turu alternatifi bulabilirsiniz. Ücretsiz turlardan özel rehberli turlara kadar birçok seçenek mevcut. Louvre gibi popüler yerlerde sırayı atlamanızı sağlayacak rehberli turlar ise yaklaşık 55 EUR'dan başlıyor.
Père-Lachaise Mezarlığında Huzurlu Bir Yürüyüş Yapın
Paris’in en ünlü mezarlığı olan Père-Lachaise, Jim Morrison, Chopin ve Oscar Wilde gibi isimlerin ebedi istirahatgahıdır.
Burası sadece ünlülerin mezarlarını görmek için değil, aynı zamanda huzurlu ve tarihi atmosferiyle de mutlaka görülmeli.
Mémorial de la Shoah’ı Ziyaret Edin
Paris’teki bu etkileyici Holokost Müzesi, az bilinen ama en önemli tarihi yerlerden biridir. Oldukça ayrıntılı sergiler ve koleksiyonlarla dolu bu müzeyi ziyaret etmek kesinlikle unutulmaz bir deneyim sunuyor. Giriş ücretsizdir.
Bir Yemek Turuna Katılın
Paris’in dünyaca ünlü mutfağını keşfetmenin en iyi yollarından biri, bir yemek turuna katılmaktır. Paris’in sokaklarında yürürken, hem şehrin mutfak kültürünü keşfedecek hem de en lezzetli yemeklerin tadına varacaksınız. Yemek turları genellikle 89-109 EUR arasında değişiyor.
Fontainebleau’yu Keşfedin
Paris'in yaklaşık 90 dakika güneyinde yer alan Fontainebleau, Versailles kadar bilindik olmayabilir ama kesinlikle bir o kadar etkileyici! Görkemli bir yemek salonu, zarif odaları, sanat eserleriyle dolu duvarları ve geniş bahçeleriyle bu şato, adeta Fransız tarihinin bir parçası gibi. En güzel yanı mı? Çoğu insan Versailles’a akın ettiği için burada fazla kalabalık yok!
Fontainebleau kasabası da oldukça sevimli ve kaliteli restoranlarla dolu. Şato ziyaretinizin ardından kasabanın atmosferini keşfedebilir, harika bir yemek molası verebilirsiniz. Versailles’ın gölgesinde kalsa da, Fontainebleau’nun Paris bölgesindeki en iyi şatolardan biri olduğunu düşünüyorum. Birçok kişinin bu muhteşem yeri atlamasına gerçekten şaşırıyorum, bu yüzden şiddetle tavsiye ederim! 🌟
Comments